Cami cemaatına ağlıyordu, sanki ben bu akşamdan sonra kimleri misafir edeceğim, gözlerim yollarda kalacak der gibiydi, sanki. Çünkü o bunu yılların tecrübesi ile seziyordu. Bir tarafdan Teravihlerin firakı, bir tarafdan da artık cemaatın yüz üstü, mahzun ve de terkedilmiş viraneliği....vs...vs... Bölge Kız Kuran Kursunun mescidinde kılınan hatimli Teravih namazında da bu hüzün hakimdi. Mustafa Akyüz hocanın 30. cüze başlaması gönüllerde kor yakmaya başladı. Hele hele 20. rekaatta sıra Nas süresine gelince eyvah ne oluyoruz, Teravih vedalaşıyor ve gidiyor aramızdan. Seneye ya nasip ya nasip ya nasip, manevi feryadları duyulur gibiydi,yaslı gönüllerde. Ey! hocam süratli kıldır, nerden çıktı bu ikişerde selam vermek diyenler.Artık siz de ağlayın bizler de ağlayalım. Çünkü Teravih hepten bizi bıraktı gitti. Rahat olun canınız sıkılmasın, yorulmayın, sizleri rahatsız ettim, hakkınızı helal edin dedi ve aramızdan ayrıldı. Nasıl ve nereye gitti, camilerden çıktı gitti. Artık arkasından ağlamaktan başka yapacak hiçbir şeyimiz kalmadı. Teravihin ardından Vitir namazı, tesbihat ve hatim duası , hüzün zirvede, yapacak bir şey yok. Yarın akşam da Ramazan'a veda edeceğiz Allah ömür verirse. Bir gün de dünyaya veda edeceğiz. Dünya hayatı hep vedalarla geçiyor.

Dönüşü olan ve olmayan vedalar, vedalar, vedalar. Telafisi olan vedalar ve olmayan vedalarrrr. Ey Yüce Rabbimiz biz gereği gibi, emrettiğin gibi, şerefli peygamberimizin sünneti gibi yapamadık. Amma Sen affedicisin, affı seversin, bizleri, anne ve babalarımızı ve tüm müminleri bağışla. İslam ümmetine sahip gönder. Bizleri zalim kafirlere zelil ve perişan ettirme. Ümmeti Muhammed arasına ülfet, muhabbet ve istikrar nasip et. Sen her şeye Kadirsin ey Yüce Allahımız..... Amiiiiiiiiiiiiiiiiin . Abdullah AKSOY---İlçe müftüsü