Spora ve özellikle Futbola bir de bu perspektiften bakalım dedik.Şunu da peşin söyleyeyim ki bendeniz okul yıllarında (güreş,futbol,masa tenisi,koşu vb.) okul takımlarında ve hala sporla ilgilenen bir kardeşiniz olarak olaya ve konuya el atmayı uygun gördüm:

 

1-Aslen bizlere düşen milli bir spor geliştirmek olmalıdır.Alternatif yeni spor çeşitleri

    üretmemiz ideal olandır. Bizler yeryüzünde her güzellikte öncü olmuş insanlarız,

 

2-İki takım arasında asla iddia konulmamalıdır,Yani kumar iması asla olmamalıdır.Yenip

    yenilmek konusunu da iddialı hale sokmamalıdır,

 

3-Maç esnasında asla kalp kırıcı ,gönül incitici ve nahoş sözler sarfetmemelidir,

 

4-Sporu bir meslek haline getirmemelidir, Yani faydalı mesleklerle geçimini temin etmeli 

   sporu sağlık ve hoş vakit geçirmek aracı olarak kullanmalıdır,

 

5-Spor esnasında İslamın emrettiği tesettür ilkelerine tamamen uymalıdır, uymayanları

   uyarmalı, aksi halde orada yer almamalıdır,

 

6-Sporu kamplaşma, ayrışma ve sınıfsal çatışma durumlarına asla sokmamalıdır,

 

7-Asla zaman ve maddi israfa yer vermemelidir, Spor biter bitmez arkasından günümüzde

   olduğu gibi yorumlar, arka planlar, gelecek haftalar vs. vs. zihin işgalleri, yer, zaman ve

   madde harcamaları asla olmamalıdır. Unutulmamalıdır ki en büyük hırsız zamanı çalan

   hırsızdır. Modern dünya ise tamamen bu modern hırsızlık üzere oturmuştur.Günümüzün

   diktatör ve emperyalistleri  sözde serbest piyasalar,futbollar,müzikler,sözde

   ve türeme sanatçılarla milyonların uyutulduğu beşikler kurmuşlar ve oralarda ve

   oraların uzantılarında milyonları ve milyarları uyutuyorlar.Kara paralarını buralarda

   aklıyorlar, azgın,zalim ve kirli diktalarını bu sahalarla ayakta tutuyorlar.

 

   Dikkatinizi  çekecek ki ismini duymadığınız ve dünyada futbolun dışında hiçbir şeyi ile  ta-

   nınmayan Afrika ve Güney Amerika ülkeleri hep bu metodlarla uyutulmuş diktatörlerin

   hegemonyası altındadırlar.Onlar halklarına devamlı; siz durmadan futbol oynayın

   seyredin,yorumunu yapın,müzikle,dansla meşgul olun aclığınızı bile unutabilirsiniz.Başka

   işlere akıl yormayın biz sizler adına o işleri hallederiz diyorlar.1980 li yıllardan sonra

   ülkemizde de aynı oyun sahnelenmiştir ve de devam etmektedir. Gol diye bağıranların

   hayırlı bir işte OL diye bağırsalar dünyada çok şeyler düzelecek amma nerede?

 

   Koca koca ,kelli felli ,çağdaş  mağdaş ve modern bilge !! adamların her spor

   müsabakasının ardından tüm TV kanallarında saatlerce yorumlar ,tartışmalar ve 

   atışmalar yapmaları da işin biberi ve tuzu...Bugün bakıyorsunuz ki en yüksek maddi gelir

   ve para dolaşımı futbolcularda vb. sporla ve müzikle iştigal edenlerde.Tirilyonlarca

   dolarlar vs vs.İlmi sahalarda ömür çürütmüş nice proflar bir ömür boyu, onların

   kazandıklarının bir günlüğünün cerezlerini bile alamadıkları bir dünyada

   yaşıyoruz.Amma ne yazık ki milyarlarca insan bu sahada at koşturuyor ve onları izliyor.

 

   Çok ilginçtir, bir tarihte, Trabzon Hammamizade Salonunda önemli bir Kanser Araştırma

   Profesörünün bir konferansı vardı ve günlerce ilan edilmiş ve halk davet edilmişti bu

   önemli konuya,amma konferansa 10 kişi bile gelmemişti.Bu konu o günlerde Trabzon'da

   ebeyce tartışılmıştı.Millet nelerle meşgul ve neden böyle konularda duyarsız da ne

   dünyasına ne de ahiretine hiçbir faydası olmayan sahalarda duyarlıdır.Ey!  bu dünya

   böyle gelmiş böyle gitmemelidir diyebilen aydın ve felaketin büyüklüğünü anlayan

   insanlar nerdesiniz ve sesiniz ne zaman çıkacak ve ey kalabalıklar durun bu sokak

   çıkmaz sokak ne zaman diyeceksiniz?  Ne yapalım dev kayalara bir cılız karınca ne

   yapabilir.? diyerek teslimiyetçi bir yol mu tutacağız.Ne dersiniz dostlar? Şimdilik bu

   kadar, duam ; Tüm insanlığın faydalı şeylerde buluşması dileğiyle.