Yaşamın zorluklarında çabalarken, bunca koşuşturmalarımızın arasında belkide en son düşündüğümüz ve kıymet verdiğimiz kişinin kendimiz olması ne garip değilmi? Nerden çıkardın diye soracak olursanız açıklayayım;
Çocukluktan çıkıp hayatın içinde bizimde yerimiz ve sorumluluklarımız oluştuktan sonra hiç durmadan bir maratona başlıyoruz.Tabi uzun maratonumuzun içinde her şey var.Hayatımızın idamesi için bir işte çalışmak, yuva kurmak ve ailemizin geçimini sağlamak, zevklerimizin peşinde koşmak, vs.Bütün bunları yaparken iş eninde sonunda maddiyata dayanır.Bazılarınızın seslerini duyuyor gibiyim.”Para her şeyi satın alır yada parasız sen bir hiçsin” gibi.Çünkü bütün bunları yapabilmemiz için maddi güce ihtiyacımız vardır.Paramız olmasa, yüzümüz gülmez, paramız olmasa ailemizin geçimini sağlayamayız ve huzursuzluklar yaşarız, paramız olmasa o çok istediğimiz telefonu alamayız yada paramız olmasa hep hayalini kurduğumuz otomobili alamayız.Daha da basit bir örnek, paramız olmasa dolmuşla gideceğimiz bir yere yürüyerek gitmek zorunda kalırız.Bu örnekleri epeyce sıralayabiliriz.”Yapabildiklerimizin Toplamı = Bizim Mutluluklarımızın Boyutu” gibi görünüyor.Ama tüm bu yaşadığımız hengamenin içinde unuttuğumuz bir şey var, daha doğrusu aklımıza gelmeyen, olmazsa olmaz, yaşamımızın en kıymetli parçası :
Sağlığımız…
Evet sağlıklı bir insan olursak şayet yukarıda saydığımız bütün eylemleri yapabiliriz.Eğer sağlık problemimiz olursa işte o an sahip olduğumuz milyarlar bir anda şimdi tedavülden kalkan 5 kuruş bile değer taşımaz.Bunu bizzat yaşayan biri olarak genç, sağlıklı, hırslı biri olmama rağmen.stres ve sigara odaklı bir hastalığımdan dolayı ayak damarımda bir rahatsızlık oluştu.İstanbul Koşuyolu Hastanesinde 15 gün tedavi gördüm.Orada kaldığım süre boyunca yanımda bilgisayarım, beni ziyarete gelen akrabalarım, dostlarım, arkadaşlarım ve gün boyunca halimi hatırımı sormak için arayan insanlardan dolayı telefonumun hiç susmayan melodisi vardı.Ama eksik olan bir şey vardı.Her gün pencereden dışarıya baktığımda ne kadar aciz olduğumu, ne maddiyatın nede sahip olduğum onca değerin beni tatmin etmediği gerçeğini öğrendim.Şimdi sağlığıma kavuştum şükürler olsun.Ve ıslak şehrime döneceğim için mutluyum.
Sizinle bu duygularımı paylaşmak istedim.Çünkü hepimiz koşuşturmalar arasında kendimizi unutuyoruz.Herşeye sahip olabiliriz ama sağlıksız bir bedenle sahip olduklarımızın hiçbir değeri yok.Lütfen kendinize biraz zaman ayırın ve sizden daha değerli hiçbir şeyin olmadığını anlayın.Sağlıklı bir ömür geçirip yaşamak varken, kendimizi sırf daha çok mutlu olacağız diye hırpalamayalım.
Sevgilerimle…