Köyümüz, Maçka'mız ve bölgemiz çok önemli bir şahsiyeti kaybetti. Hasan Kadıoğlu amcamız sahasında birikimli, fedakar ve örnek bir şahsiyet idi. Çok iyi bir eş, vefakar ve anlayışlı bir baba, çok değerli bir komşu olarak tanıyoruz.Sade yaşadı ve dünyadan çok küçük bir tabutla ayrıldı. Hayatında da kimseye ağırlık vermedi, ölümünde de.
Emekli öncesi görev hayatında Maçka Tabu Müdürlüğünde de aynı dürüstlük, gayret ve ciddiyet anlayışı içerisinde ömrünü sürdürdü.
Ayıca görevi ile ilgili sahada kendini çok iyi yetiştirmiş, Osmanlıca belgelerin tüm yazı türlerini iyice bellemişti. Yazımızın başlığında bölgemiz için de bir kayıp derken bu konuya dikkat çekmek istedim. Çünkü eski tabu kayıtları bildiğimiz gibi Osmanlıca olarak kayıt altında idiler. Yeni memurlar bu konuda çok zorlanıyorlar, mahkemeler sıkıntı çekiyorlardı. İşte tüm bu Osmanlıca kayıtların çözümü için aranan kişi o oluyordu. Sorunlar da kendisi tarafından elhamdülillah çözülüyordu. Amma şimdi artık bu aranan adam artık yok. Yerlerinin de doldurulduğuna kani değilim.
Zaman geldi Hasan amcamız emekliye ayrıldı. Köyünde kalabalık içinde inziva hayatını tercih etti. Amma gayesiz ve başıboş olarak değil. Yep yeni bir uğraş buldu kendisine. Arapça Hat sanatı ile amatörce ilgilenmeye başladı. Zaman zaman köyü, amcam Mustafa ve Ali Aksoy'ları dayım Nazım Tüfekçi ve oğlu İsmet abileri ve diğer akraba ve dostları ziyaret ettiğimde kendilerini ziyaret ederdim.
Kendileri yaptığı hat çalışmalarından örnekler bize gösterir,istişare ederdi. Baştan sona Kuran-ı Kerim' i elden yazmayı planlamıştı. Köy Camimizin sağlı sollu duvarlarındaki tablolar da kendilerine ait idi. Yusuf ve Ömer abiler, Asiye yenge ve Şaduman ablamız, yukarıköy.com sitemizin iftiharı ve yöneticisi torunu Bahtiyar da genelde hazır olurlardı. Çok değerli diğer evlatları memuriyetleri nedeniyle sık sık bulunamazlardı. İlkokuldan sınıf arkadaşım o yılların da matematik üstadı Prof.Dr Ekrem Kadıoğlu bey de diğer kardeşleri gibi ayrı bir nezaket abidesi idi. Prof. Dr. Asım bey de hakeza. Velhasıl örnek bir aile tablosu sergiledi Hasan amcamız. Aile bir eğitim kadrosu tablosunu andırır. Öğretim elemanları ağırlık merkezini oluşturur.
Aslıhan halamızla uzun ince bir yolda dertler ve zevkleri zevkle paylaşmasını çok iyi bilmişlerdi. Köyde kendilerini sevmeyen birinin var olduğuna inanmak mümkün değildir.
Cenazesinde de bu sergilendi.Kendi dostları, aile fertlerinin dostları ve dostlarının dostları, Maçka bürokrasisi, musalla taşının ön alanını hınca hınç doldurmuştu. Yollar insanlara yakın arabalarla dolmuştu. Köyümüz camii İ.Hatibi Kemal hocamız, İsmail Aksoy ve Cengiz Tüfekçi hocalar, emekli Hüseyin hocamız, ismini hatırlayamadığım Karamahalle Camii yeni hocamız (Erzurumlu), Zeki Aksoy hocamız, KTÜ Camii İ.Hatibi Yakup Tosun hocamız, eski hocalarımızdan Bünyamin Kaya hocalarımız orada idiler. Akşam camide Kuran okundu dualar edildi.
Yatsı namazı sonrası değerli evlatları ile eve gittik. Eski hatıraları bir kez daha yadettik. Hasan amcamızın en önemli meziyetlerinden birisi ve en önemlisi de asla kimsenin arkasından dedikodu ve gıybet yapmaz, gereksiz konuşmaz olması idi. Rahmetli Nazım dayım ile bu ahlakilikte çok benzerdi. Cenaze aileyi ve köyü bir kez daha topladı. Amcamın İbrahimde misafir kaldım. Yüce Rabbim bizleri daima rızasına uygun zaman ve mekanlarda bir araya getirsin inşaallah. Rabbim yolunu Cennet yolu eylesin ve kabrini Cennet bahçesi eylesin ey güzel insan Hasan amca. Bu vesile ile gerek köyümüzden ve gerekse tüm alemden ahirete göçen anne-baba ve tüm ecdadımıza, müminiyn ve müminata Yüce Rabbim gani gani rahmet eylesin.
Not: Yazımı acele olarak aklıma hemen gelen duygularımla yazdım. Hata kusurlar varsa affola,tekrar selamlar.